Mükelleflere getirilen yeni vergi kolaylıkları
Öncelikle söz konusu düzenlemenin mükelleflerin vergiye uyumlarını gözeten, vergi güvenliğini artıran, sosyal adaleti ve rekabet ortamını güçlendiren, yatırımları teşvik edip ihtilafları sonlandıran ve vergi uygulamalarında öngörülebilirliği sağlayan değişikliklerin hayata geçirilmesi amacıyla hazırlandığını söylemek isterim. Bu çerçevede kanunda yer alan ve önemli bulduğum değişiklikleri sizlere aktarmak istiyorum.
Uzun süredir kamuoyunda tartışılan ve ilk olarak 2022 yılı vergilendirme dönemi için uygulanacak olan dördüncü dönem gelir ve kurumlar geçici vergi beyannamelerinin kaldırılmasını önemli değişikliklerden biri olarak görüyorum. Böylece muhasebe departmanlarının beyanname verme yükü hafiflerken, şirketlerin de dördüncü dönem için ödeyecekleri geçici vergiyi kurumlar vergisi beyannamesi ile Nisan ayında ödemeleri söz konusu olacaktır. Ancak dördüncü geçici vergi beyanının kaldırılması nedeni ile dönem sonu kapanış işlemlerinde gecikme olma ihtimali konusunda şirketlerin muhasebe sorumlularını şimdiden uyarmak isterim.
Diğer bir önemli düzenleme ise vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan %5 vergi indiriminde geçmiş iki yıl ve içinde bulunulan yılda mükellef adına yapılan tarhiyat bulunmaması uygulamasının, tarhiyatın kesinleşmiş olması şartına bağlanmasıdır. Böylece birçok mükellefin ileride bir tarhiyat olur mu endişesi duymadan %5 vergi indiriminden yararlanabilmesinin yolu açılmış olmaktadır.
Bir diğer uygulama ise yabancı şirketlerin Türkiye’deki iştiraklerinde nakit sermaye artırımını teşvik etmek amacıyla yurt dışından getirilecek nakit sermaye üzerinden hesaplanacak indirimin 50 puandan 75 puana çıkarılmasıdır.
İndirimli kurumlar vergisi uygulamasında yapılan yatırım harcaması üzerinden hesaplanan yatırıma katkı tutarının %10’u kadar bir tutarın ÖTV ve KDV hariç diğer vergilere mahsup edilebilmesi özellikle yaptıkları yatırımın ilk dönemlerinde kazanç elde edemeyen mükelleflere indirimli kurumlar vergisi düzenlemesinden yararlanma imkânı sağlayacaktır.
Yine banka, ödeme kuruluşu, PTT ve kamu kurumları tarafından düzenlenen belgelerin gider pusulası yerine geçen belge olarak kabul edilmesi malların iade uygulamasını kolaylaştıracak, bu da perakende sektörüne önemli bir satış avantajı esnekliği sağlayacaktır.
Daha önce bir vergi incelemesi başlaması veya takdir komisyonuna sevk halinde pişmanlık hükümlerinden yararlanılması mümkün değil iken, yeni düzenleme ile bu durumda olan mükelleflere inceleme ve takdir komisyonlarına konu olan vergi türü dışındaki diğer vergi türleri açısından pişmanlık ile beyanname verilmesi mümkün hale getirilmiştir.
Amortismanların gün sayısına göre ayrılabilmesi ve faydalı ömür süresinin iki katını ve elli yılı aşmaması, her yıl için aynı nispet uygulanması şartıyla, daha uzun faydalı ömürler dikkate alınarak amortisman sürelerinin uzatılabilmesine imkân tanınmıştır.
Başka bir düzenleme ise iktisadi kıymetlerin finansmanında kullanılan kredilere ait faiz giderlerinin emtianın stoklara girdiği tarihe kadar olan kısmının maliyete eklenmesidir. Söz konusu düzenleme ile daha önce doğrudan gider olarak dikkate alınan kredi faizleri artık malın maliyetine eklenmek durumunda olacaktır.
Söz konusu düzenlemelerin mükellefleri rahatlatıcı mahiyette olduğunu tekrar belirtmekte yarar görmekteyim.
Leon Aslan Coşkun
Yönetim Kurulu Başkanı
Fortune Türkiye, Aralık 2021